Sektörel bazlı oluşan iş gücü ihtiyacı, insanların gereksinimlerine daha hızlı şekilde cevap vermenin yollarının bulunmak istenmesi ve burada sayamadığımız pek çok amaçla günümüzde yapay zeka teknolojileri geliştirilmeye devam ediyor. Yapay zeka devrimi öncesinde yalnızca kurgulanan sıralı komutları yerine getirebilen robotlar ve bunları temel alan sanal asistanlar vardı ancak, zaman içerisinde yapay öğrenme modülleri gelişti ve artık yapay zeka yazılımları, bir şeyleri kendi kendilerine öğrenebilir hale geldi.
Günümüzde OpenAI’nın geliştirdiği ChatGPT aracı pek çok insanın hayatını kolaylaştırıyor. Adını sayamayacağımız kadar pek çok yapay zeka platformu sunum oluşturmadan ses dosyası düzenlemeye pek çok işin yapılabilmesine imkan sağlıyor. Peki söz konusu engelli bireylerin ihtiyaçları olduğunda yapay zeka bizlere neler sunuyor? Engellilerin ihtiyaçlarını karşılamaya yönelik yapay zeka yazılım ve ürünleri var mı? Cevabımız tabii ki evet. Yazımızda, yapay zeka ve yardımcı teknolojilerin dijital erişilebilirlikteki rolünü ele alacağız.
Yazımıza dijital erişilebilirlik kavramının ne olduğunu tanıyarak ve yapay zeka ve yardımcı teknolojilerin gelişiminden kısaca bahsederek başlayacağız. Bu sayede yazılarımızı ilk defa okuyan ve özellikle dijital erişilebilirlik konusunda fazla bilgi sahibi olmayan okurlarımız bu konuyu daha yakından tanıyacak. Dijital erişilebilirliğin ne olduğuna ve önemine değindiğimiz farklı yazılar da yayınladık, blog sayfamızdan inceleyebilirsiniz.
Dijital erişilebilirlik, bir web sitesine, mobil uygulamaya veya dijital olan her türlü öğeye engelli ve engelsiz tüm bireylerin rahat bir şekilde erişim sağlayabilmesidir. Erişilebilir bir deneyim için kurum ve kuruluşlar, engel gruplarına göre çeşitli çalışmalar yapar. Mesela az gören bir birey için, ilgili kurum ya da kuruluş web sitesi/mobil uygulamalarına yüksek karşıtlık modları ve yazı boyutu ayarları ekleyebilir.
Başka bir şekilde ifade etmek gerekirse dijital erişilebilirlik, görme, işitme veya başka engel gruplarından birisine sahip olan ya da herhangi bir fiziksel engeli bulunmayan insanların, kullandıkları araçlar yardımıyla, aynı kolaylıkta dijital hizmetlere erişebilmesidir.
Bilgisayar kullanımının yaygınlaşması, yazılım geliştirme alanlarının çoğalması ve diğer pek çok etken, daha yıllar öncesinden insanların birçok faydalı yazılımı kullanmasına imkan sağlamıştır. Elbette standartların oluşması, hem işletim sistemi üreticilerini hem de diğer üçüncü taraf geliştiricileri farklı kullanıcı gruplarının ihtiyaçlarını karşılamak için çözümler geliştirmeye itmiştir. Bu süreç, engelli bireylere yönelik de yazılım çözümlerini görmemizi sağlamıştır. İşte yardımcı teknolojilerin gelişimi de tam olarak burada başlıyor.
Tabii ki erişilebilirliği sadece bilgisayar tarafıyla sınırlamak mantıklı değil. Donanım tabanlı pek çok teknolojinin ortaya çıkışı (örneğin Bluetooth, gelişen kamera optik lensleri vs.) engelli tüketicilerin farklı gereksinimlerine cevap veren çeşitli ürünlerin piyasada boy göstermesine katkıda bulundu. Bunlara Braille ekranları ve az görenler için donanımsal büyütme/yüksek karşıtlık cihazlarını örnek olarak verebiliriz.
Sonraki süreçte ise yapay zeka diye bir şey duyduk. Birden bire, insanları hayatını kolaylaştırmaya yönelik pek çok yapay zeka tabanlı uygulama karşımıza çıktı. Yapay zeka devrimi öncesinde geliştirilen sanal asistanlar ve otomasyon sistemleri, sadece kendisine verilen sıralı verileri işleyebilirken, yapay zeka ile çok daha fazlasını yapabilir hale geldiler. Her şeyden önce artık bu yazılımlar bir şeyi nasıl yapmaları gerektiğini, çok küçük bilgi kümeleri sayesinde öğrenebiliyor ve bir işlemi yapmaya ek olarak analiz de edebiliyorlar.
Ayrıca internete bağlı olduklarında Dünya genelindeki binlerce dijital kaynaktan veri alabildiklerini de unutmamak gerekiyor. Tüm bunlar, günümüzde yapay zeka tabanlı sistemlerin fazlaca kullanılmasını sağlıyor.
Yapay zeka teknolojilerinin gelişimi, elbette birçok soruyu akıllara getiriyor, bunlardan en önemlisi de belki de, bu teknolojiler, bir gün engelli bireylerin hayatını kolaylaştırır mı? Sorusu oluyor. Cevabımız, neden olmasın?
Yapay zekadan bir şeyi tanımasını mı istiyorsunuz? Ona o şeyin ne olduğunu öğretin. Yapay zeka ile ses dosyalarını veya fotoğrafları iyileştirmek mi istiyorsunuz?
Geliştirdiğiniz bir yazılıma bunu nasıl yapacağını gösterin. Bütün bunları yapabildiğiniz bir teknoloji, engelli bireylerin hayatını neden kolaylaştırmasın?
Günümüzde engelli bireylerin ihtiyaçlarına yönelik geliştirilen ve yapay zekadan faydalanan bazı servis ve uygulamalar bulunuyor. Bu tarz ürünlere ek olarak bir de uzun süredir hayatımızda olan engellilere yönelik geliştirilen yazılım ve donanımlar var. Bunlara örnek olarak görme engelli bireyler için ekran okuyucu ve ekran büyütme yazılımları, az gören bireyler için büyütme yazılımları, yüksek karşıtlık seçenekleri sunan erişilebilirlik yazılımları ve optik olarak yakınlaştırma yapabilen büyütme cihazları, işitme engelliler için ise işitme cihazlarını verebiliriz.
Her alanda olduğu gibi dijital erişilebilirlik konusunda çalışma yapmak için de şirketlerin bütçe ayırması gerekiyor. Bu alana kaynak ayırmak isteyen kurum ve kuruluşlar, doğal olarak erişilebilirliğin neden önemli olduğunu merak edeceklerdir. Bu bölümde dijital erişilebilirliğin önemini biraz daha yakından inceleyeceğiz.
Dijital erişilebilirlik, kısaca engelli bireylerin, dijital dünyada sunulan her şeye engelli olmayan bireyler kadar rahat şekilde erişmesini sağlayan kriterlerin uygulanmasını ifade etmektedir. Bir web sitesi veya mobil uygulama hiç fark etmez, görme engelli, işitme engelli veya diğer engel grubuna sahip kişiler için doğru şekilde yapılandırılmışsa, o platform için “herkes için erişilebilir” diyebiliriz.
Dijital erişilebilirliğin önemine geldiğimizde ise, en başta şunu söylemeliyiz ki, herkesin bilgiye erişme hakkının bir gereği olarak erişilebilirliğe uygun çalışmalar yapmanız fazlaca önemlidir. Erişilebilirliğe vereceğiniz önem, engelli bireylerin bilgi edinme hakkının korunmasını sağlayacak ve onlar için daha iyi bir dijital deneyimin kapılarını aralayacaktır.
Bunun yanında kurumsal bir yapı olarak, en küçük müşteri grubunu bile önemsemeniz, ticari hedeflerinizi gerçekleştirmek için dikkat edilmesi gereken önemli bir husustur. Her an görme veya işitme engelli birisi web sitenizi ziyaret edebilir, sizi ziyarete gelen herkes potansiyel bir müşteri adayınızdır. Bu müşteri adayını en uygun şekilde karşılamak istemez misiniz?
Engelli bireylere yönelik sunulan hizmetler toplumun bir kısmının önemli bir hassasiyet noktasıdır. Web siteniz, mobil uygulamanız ve diğer platformlarınızda erişilebilirliğe önem verir ve bunu doğru şekilde kamuoyuna aktarırsanız, insanların dikkatini çekersiniz. Engelli vatandaşları önemsediğinizi gören herkes sizi ziyaret edecek veya çevresine önerecektir. Bu da tabii ki daha yoğun bir web/mobil trafiği ve daha fazla müşteri demektir.
Son olarak, erişilebilirlik daha fazla engelli kullanıcıya ulaşmanız için de önemlidir. Engelli bireyler, üye oldukları çeşitli çevrimiçi gruplarda edindikleri olumlu deneyimleri çevreleriyle paylaşır ve onların da bilinçlenmesine katkıda bulunur. Bu sayede o gruplardaki başka insanlar da, web sitenizi ziyaret eder ve hatta muhtemel müşteriniz olur.
Dijital erişilebilirlik, internete erişen Dünya’daki tüm engelli bireyler için büyük bir öneme sahiptir. Günümüzde bilgiye ulaşmak, bir ürün satın almak veya çeşitli başka şeyler için insanların başvurduğu ilk yer internet ve elektronik cihazlar, siz de varsa web siteniz, mobil uygulamanız veya dijital dünyanın diğer elementleriyle bu ailenin bir parçasısınız.
Kredi kartıyla internet üzerinden alışveriş yapmak isteyen engelli bir tüketiciye, tez çalışması için bilimsel araştırma yapan engelli bir yüksek lisans öğrencisine, gündemi takip etmeyi seven engelli bir okura ve daha nicesine bugün gelişen erişilebilirlik yazılımları yardımcı oluyor. İşte bunlar ve aklımıza gelemeyecek pek çok senaryoda erişilebilir bir platform, engelli bireylerin hayatını kolaylaştırıyor.
Dijital erişilebilirlik, işte sayısı milyonları aşan Dünya genelindeki engelli bireyleri ilgilendiriyor. Bugün erişilebilir bir deneyim sunmaktan uzak dijital platform sayısı oldukça fazla, ancak siz bu konuya gerçekten önem vererek, onlarca rakibinizin önüne geçebilirsiniz.
Yazımızın bu bölümünde yapay zekanın ne olduğunu, engelliler için yardımcı teknolojileri ve yapay zeka ile yardımcı teknolojilerin ilişkisini ele alacağız. Yardımcı teknoloji yazılım örneklerine yakından bakacak ve yapay zekanın bunları nasıl geliştirdiğini veya geliştirebileceğini inceleyeceğiz.
Yapay zeka, insanların yaptığı görevleri gerçekleştirebilen, deneyim elde edebilen, yeni girdilere uyum sağlayabilen ve analiz yapabilen makinelere/yazılımlara verilen addır. Yapay zeka platformlarının eğitilmesi için yapay öğrenme modülleri geliştirilir ve yapay zekaya çeşitli veri kümeleri verilerek, asıl yapması gereken şeyi öğrenmesi sağlanır.
Günümüzde kurum ve kuruluşlar, çeşitli alanlarda yapay zeka tabanlı servisleri kullanmaktalar, bu servisler hem iş gücü hem de zaman açısından kurumlara büyük fayda sağlar.
Yapay zeka, belirli görevleri yerine getirmek için insan zekasını taklit eder. Yapay zeka ürünleri edindikleri bilgileri işleyerek kendilerini geliştirebilir.
Yapay zeka, büyük ölçekli verileri akıllı algoritmalar ve yinelemeli işlemleme ile birleştirerek çalışır. Bu süreçte, işlemlenen verilere ait desen veya özellikler yapay zekanın otomatik olarak öğrenmesini sağlar. Çeşitli işlevlere sahip yapay zeka farklı yöntem ve teknolojiler ile birlikte çalışır.
Yardımcı teknolojilerin farklı engel gruplarına sahip bireyler için farklı çeşitleri ve farklı kullanım alanları vardır.
Ekran okuyucu yazılımlar ile başlayalım. Günümüzde mobil cihazlar ve bilgisayarlarda işletim sistemleri içerisinde dahili olarak sunulan ve üçüncü taraf geliştiriciler tarafından yayınlanan farklı ekran okuma yazılımları bulunuyor. Bu yazılımların bazıları, az gören kullanıcılara da hitap edecek şekilde büyütme ve yüksek karşıtlık gibi seçenekleri de bünyelerine dahil ediyor. Bu sayede az görmesi bulunan ancak bilgisayarı ekran okuyucu desteğiyle kullanan kullanıcılar, aynı anda ihtiyaç duydukları diğer erişilebilirlik özelliklerini de kullanabiliyor.,
Az gören bireyleri hedefleyen cihazlar ve yazılımlar da bulunuyor. Günümüzde özellikle Apple’ın geliştirdiği erişilebilirlik çözümleri genel manada az gören ve hiç görmeyen bilgisayar/akıllı telefon kullanıcılarının ihtiyaçlarını büyük oranda karşılıyor. Fakat Windows işletim sisteminde, çeşitli ihtiyaçlara bağlı olarak dahili özellikler yetersiz kalabiliyor.
Bu ihtiyaçların karşılanması amacıyla çeşitli şirketler birçok yazılım geliştirdi ve geliştirmeye de devam ediyor. Diğer taraftan hem hiç görmeyen hem de az gören bireylerin farklı ihtiyaçlarına cevap veren ürünler de mevcut.
Mesela Braille ekranlar, görme engellilerin bilgisayarlarındaki görüntülenen içerikleri, ekran okuyucu desteğiyle Braille olarak okuyabilmesine imkan tanıyor. Optik lensler içeren büyütme cihazları, az gören bireylerin, latin alfabesiyle yazılmış kitapları diledikleri seviyede yakınlaştırma seviyesinde ve yüksek karşıtlık modunda okuyabilmesine imkan tanıyor.
İşitme engelli bireyler için ise işitme cihazları geliştiriliyor. Bu cihazlar, işitme engeli bulunan ve duyma cihazıyla duyabilecek kişilerin hayatını kolaylaştırıyor.
Günümüzde daha pek çok amaçla engelli bireyler için yazılım ve donanım ürünleri geliştirilmekte.
Yapay zekanın ve yardımcı teknolojilerin gelişimi bugün akıllara şu soruyu getiriyor, yapay zeka tabanlı teknolojiler, erişilebilirlik odaklı yazılım ve donanımların gelişmesine katkı sağlayabilir mi? Bugün bu 2 kavram arasında nasıl bir ilişki var?
Yapay zeka, elbette doğru biçimlerde kullanıldığında yardımcı teknolojilerin gelişmesine büyük katkı sağlayabilir, hatta günümüzde bu amaçlı geliştirilen uygulama özellikleri de vardır.
Yapay zeka ve yardımcı teknolojilerin dijital erişilebilirlikteki rolü, önemli bir konu çünkü önceki başlığımızda yardımcı teknolojilerde sadece ekran okuyucu ve kimi cihazlar gibi geleneksel erişilebilirlik araçlarını ele almıştık. Ancak belirttiğimiz gibi, yapay zeka desteğiyle çalışan farklı yardımcı teknoloji araçları da var ve bunlar, engelli bireylerin hayatını gerçekten büyük ölçüde kolaylaştırıyor. Şimdi bunları ele alacağız.
Optik karakter tanıma (OCR) adıyla çok sık duyduğumuz metin tanıma yazılımları sadece görme engelli bireyler tarafından değil, fiziksel bir dokümanı dijital bir metne hızlıca dönüştürmek isteyen kişiler tarafından da fazlaca kullanıldığından günümüzde oldukça önemlidir.
Bir belgeye veya kitaba OCR işleminin yapılması geçmişte sadece özel makineler ile mümkün olabiliyordu, bunlar bireysel kullanım için çok uygun değillerdi ve görme engelliler için sadece sınırlı sayıda kütüphanede mevcuttu. Temel sorun OCR sürecinden çok, bir kitabın dijital ortama aktarılmasıydı, OCR işlemi çeşitli yazılımlar ile bilgisayar aracılığıyla da yapılabiliyordu.
Fakat akıllı telefon kameralarının her geçen gün daha fazla gelişmesi, görme engelli bireylerin bu ihtiyaçlarının karşılanmasını kolaylaştırdı. İlk başta sınırlı şekilde karakter tanıma yapabilen uygulamalar zamanla yapay zeka özellikleriyle zenginleşmeye başladı.
Bu sayede herhangi bir kitabın bir sayfasını okumak, görmeyen birisi için çok daha kolay hale geldi. Ek olarak zamanla bu yazılımlar, metin okuma özellikleri de kazandı.
Bu sayede fotoğrafı çekilen bir belge yapay zekanın da yardımıyla daha doğru tanındı ve ekran okuyucu yazılımdan bağımsız tek tuşla dinlenebilir hale geldi.
Yapay zekanın dijital dünyaya kazandırdığı bir diğer önemli şey de sanal asistanlar ve sesli komut sistemleri oldu. Metin tanıma teknolojileri gibi sesli asistanlar da doğrudan engelli kullanıcıları hedeflemiyordu ancak, onların hayatını önemli derecede kolaylaştırıyordu.
Mesela normalde, akıllı telefonunu kullanarak rehberindeki bir kişiyi aramak isteyen görme engelli bir iPhone kullanıcısının, önce Kişiler uygulamasını açıp, oradan arama yapacağı kişiyi seçmesi gerekiyordu. Bu, özellikle ekran okuyucu kısayollarına fazla hakim olmayan bireyler için zaman kaybıyla sonuçlanabiliyordu. Ancak Siri’yi kullanarak aramak istediği kişinin ismini söylemesi ve “ara” komutunu vermesi, bu zaman kaybının önüne geçiyordu zira Siri, çok kısa sürede bu işlemi gerçekleştirebiliyordu.
Siri gibi sanal asistanlar, daha pek çok işlemin yapılmasına imkan sunduğundan, herkesin hayatına dokunmaya devam ediyor. Üstüne üstlük bu servisler her geçen gün gelişiyor ve daha akıllı hale geliyor.
Zaman içerisinde sesli asistanların, çok daha basit şekillerle ekran okuyucularda da yer aldığını görmeye başladık. Mesela Google TalkBack’te, işlem menüsünden asistana, bir öğeyi nasıl okumak istediğinize ilişkin kısa komutlar vermeniz mümkün.
Günümüzde görüntü tanıma teknolojilerini temel alan, görme engelliler için geliştirilen uygulamalar popülerliklerini her geçen gün artırmaktadır. Görüntü işleme teknolojilerinde geliştiriciler, var olan eğitilmiş yapay zeka modüllerini kullanabilecekleri gibi, dilerlerse kendi yapay zeka modüllerini oluşturup eğitebilirler. Fakat ikinci seçenek, çok fazla çaba ve maliyet gerektirecektir.
Bugün Open AI tarafından sunulan GPT4 yapay zekası, milyonlarca bilgi ve görselle eğitildi ve GPT 4’ten faydalanan görsel tanıma uygulamalarını da şu anda piyasada görebiliyoruz. Bunun haricinde yine çeşitli amaçlarla eğitilmiş farklı yapay zeka modülleri de kullanıma açık.
Görüntü işleme teknolojileri, hem bir fotoğraf hakkında ayrıntılı şekilde bilgi almak hem de herhangi bir görselde yer alan metin öğelerini öğrenmek için fazlaca önemli. Bugün geliştirilen pek çok yapay zeka destekli görüntü tanıma uygulaması, görme engelli bireylerin hayatlarına dokunuyor ve onların eğitiminden günlük işlerine pek çok konuda yaşamını kolaylaştırıyor.
Ekran okuma yazılımları görme engelli elektronik cihaz kullanıcılarının hayatını kolaylaştıran önemli bir bileşendir. Bu yazılımlar bilgisayar, telefon veya akıllı saat fark etmeksizin cihaz ekranında görüntülenen öğeleri kullanıcıya yüksek sesle okur. Yazılımda ekrandaki öğelerin seslendirilebilmesi için metin okuma yazılımlarına da ayrıca ihtiyaç vardır.
Bazı ekran okuyucular dahili ses motoru içerebilir, ayrıca mobil işletim sistemlerinde genellikle ekran okuyucu etkinleştirildiğinde, önceden yüklenmiş bir metinden sese motoru ve sentezleyici çalışmaya ve öğeleri seslendirmeye başlar.
Metinden sese yazılımları, yapay zekanın desteğiyle günümüzde daha doğal okumalar yapabiliyor ve öğeleri olması gerektiği şekilde seslendirebiliyor. Geçmişte daha robotik sesler ve yanlış telaffuzlar kullanıcıları karşılıyordu. İşin içine gelişen teknoloji ve yapay zeka dahil olduğunda ise, kalite oldukça arttı. Tabii bunun nimetlerinden faydalanmayan ses motorlarının da olduğunu belirtmeliyiz.
Yaşadığımız an içinde olduğu gibi yapay zeka, gelecekte de engelli bireylerin erişilebilirlik ihtiyaçlarına yanıt verecek çözümler ile bizleri karşılamaya devam edecek. Bu da yapay zeka ve yardımcı teknolojiler alanında iyi bir gelecek göreceğimizin habercisi. Peki neden?
Her gün gelişen, sürekli farklı sürprizleriyle ağzımızı açık bırakan yapay zeka, çeşitli riskler barındırıyor olsa da doğru kullanıldığında potansiyeli yüksek bir araca dönüşüyor. Sınırsız potansiyele sahip yapay zeka ile, şu anda sınırlı potansiyele sahip kimi yardımcı teknoloji araçlarını bir araya getirdiğinizde ortaya çıkacak gücü hayal edebiliyor musunuz? Hayal edemiyorsanız da üzülmeyin, çünkü bu konunun ucu bucağı yok.
Kullandığımız ekran okuyucular, metin tanıma uygulamaları, görsel betimleme araçları ve çok daha fazlası, eminiz ki yapılan doğru hamlelerle her geçen gün gelişmeye devam edecek ve hayatımızı çok daha fazla kolaylaştırmayı sürdürecek.
Yapay zeka ürünleri gelecekte çok daha fazla insanın evine ve cebine girecek, bu ürünlerin yaygınlaşması elbette ki daha kapsayıcı bir Dünyaya da katkıda bulunacak.
Ekran okuyucu yazılımlar daha akıllı hale gelecek ve belki de, insanların çok kolay kontrol kısayollarıyla bugünden daha iyi bir cihaz kullanım deneyimi elde etmesi mümkün olacak.
Görsel tanıma teknolojileri, belki de görme engelli bireylerin kaybettikleri eşyaları bulmasına bile rehberlik edecek kadar ilerleyecek. İşitme cihazları daha akıllı olacak ve ihtiyaca bağlı olarak biçim değiştirerek, çok daha hayat kolaylaştırıcı bir hale bürünecekler.
Bugün her ihtiyacınızı gören bir ekran okuyucu için, “buna en fazla hangi özellik eklenebilir ki?” diye düşünebilirsiniz, fakat unutmayın, fikirler her zaman kimsenin aklına gelmeyen bir şeyin, bir girişimcinin aklına gelmesiyle ortaya çıkar. O fikir yapay zeka ile desteklenir, ve gelecekte daha iyi bir dijital deneyim elde etmemize katkıda bulunur.
Yapay zeka ve yardımcı teknolojilerin gelişimi konusunda beklentilerinizi olumlu yönde tutmaya devam edin. İnanın, çok güzel şeyler olacak ve hem kullanıcıların, hem de kurum ve kuruluşların hayatını kolaylaştıracak. Mesela tek tıklamayla engelli ziyaretçileriniz için erişilebilir bir deneyim sağlamak? …
Dijital erişilebilirliği uygulamaya karar veren işletmelerin karşılaşabileceği çeşitli zorluklar bulunabilir. WeAccess.Ai olarak, bu sorunlarınızı çözmenize yardımcı olacak yapay zekalı çözümlerimizi geliştirdik. Ancak önce dilerseniz yaygın olan sorunları tanıyalım, daha sonra da çözüm yöntemlerinden ve WeAccess.Ai’nin sunduğu hizmetlerden bahsedelim.
Konu hakkında hiç bilgi sahibi olmayan işletmeler, dijital erişilebilirlik sürecinde en baştan nereden başlamaları gerektiğini bilemez. Mesela web sitelerinde dijital erişilebilirlik sürecinin farklı aşamaları bulunur ve bunlar için şirketlerin, alanında uzman yazılımcı ve grafik tasarımcılar ile engelli kişilerle çalışması gerekir. Yazılımcı ve tasarım ekibi, engelli bireylerin dijital ihtiyaçlarını bilmelidir, eğer bu konu hakkında yeterince bilgi sahibi değillerse engelli bireylerden kendileri için destek talep edebilirler.
Şirketlerin dijital erişilebilirlik sürecinde karşılaşabileceği ikinci büyük zorluk ise uygun çalışmaların yapılması ve firma içi testlerin gerçekleştirilmesi sürecidir. Bu aşamada görme, işitme ve diğer engel gruplarına sahip bireyler için web sitesi, mobil uygulama veya cihazlardaki ihtiyaçlar ve bu hizmetlerdeki eksiklikler analiz edilir. Bulunan erişilebilirlik sorunları, konu hakkında bilgisi olan bir ekiple çözülmelidir.
Kurum ve kuruluşları bekleyen son zorluk ise yapılan çalışmaların gerçekten işe yarayıp yaramadığını anlamaktır. Bunun için şirketler, bizzat engelli kullanıcıların ilgili dijital içerik veya fiziksel cihazı test etmelerini sağlamalıdır. Geliştirilen ürünü, web sitesini veya mobil uygulamayı kullanacak görme engelli bir kişi, gözden kaçırılan olası eksiklikleri tespit ederek şirkete bildirebilir ve bu geri bildirimler ışığında diğer eksiklikler de giderilmiş olur.
Daha iyi bir dijital erişilebilirlik için şirketlerin, ekiplerine profesyonel yazılımcı ve web tasarımcıları dahil etmesi önemlidir. Çoğu iyi yazılımcı, bir uygulamanın nasıl erişilebilir hale getirebileceği konusunda bilgi sahibidir ya da bu bilgilere ulaşacağı kaynakları bilir.
Erişilebilirlik süreçlerinde şirketlerin, o dijital platformu kullanacak engelli bireylerden geri bildirim alması daha iyi bir deneyimin altın anahtarıdır. Teknolojiyi iyi bilen engelli bir kullanıcıdan alacağınız geri bildirimler, kusursuz erişilebilirlik için markanızı 1 adım öteye taşıyacaktır.
Size bir de bonus tavsiyemiz var, WeAccess.Ai olarak geliştirdiğimiz yapay zeka tabanlı hizmetleri kullanarak, web siteleriniz ve YouTube videolarınız için kolayca erişilebilir deneyimi ziyaretçilerinize sağlayabilirsiniz. WeAccess.Ai olarak sunduğumuz;
Bu yazımızda sizlerle birlikte yapay zeka ve yardımcı teknolojilerden bahsettik, yapay zeka destekli dijital hizmetleri kısaca ele aldık ve yardımcı teknolojileri de yakından tanıdık. Yapay zeka ve yardımcı teknolojiler arasındaki ilişkiye değinerek, yapay zeka ile engelli bireyler için ne tür hizmetlerin geliştirilebileceğini kısaca değerlendirdik. İşletmelerin dijital erişilebilirliği uygulama sürecinde yaşayabilecekleri zorluklara bir bakış attık ve daha iyi bir dijital erişilebilirlik için hem şirketlerin yapması gerekenleri hem de WeAccess.Ai hizmetlerini yakından tanıdık.
Bugün ekran okuyucu, Braille ekran, işitme cihazı gibi çeşitli yazılım ve donanımlar, engelli bireylerin hayatlarını kolaylaştırmayı sürdürüyor ve her geçen gün daha fazla insanın hayatına giriyor. Yapay zeka teknolojilerinin sunduğu özellikler ve bu teknolojilerin gücü bir araya geldiğinde, gerçekten muazzam şeyler görmek için sabırsızlanmalıyız. Umuyoruz yapay zeka tabanlı daha fazla erişilebilirlik odaklı çözüm görürüz ve dijital dünya tamamen, engelli bireylerin özgürce dolaşabileceği bir yer haline gelir.
WeAccess.Ai olarak, ufkunuzu genişletecek blog yazıları yayınlamaya devam edeceğiz. Sonraki içeriğimizde görüşmek üzere.
İliginizi çekebilir : Erişilebilir Tasarım Düşünme